14 Nisan 2013 Pazar


Ford Focus, satış takipçişi R.L.Polk & Co tarafından bu ay yayımlanan satış rakamlarına göre 2012 yılının dünyada  en çok satan otomobili oldu. Ford, Focus'un satış başarısının arkasındaki ana pazar olan Çin başta olmak üzere dünya çapında toplam 1 milyondan fazla otomobil sattı. 


Ford Focus'u 872 bin 774 otomobil ile Toyota Coralla, 785 bin 630 otomobil ile Ford F serisi kamyonet izledi. Ford satış analisti Erich Merkle "Amerika artık Focus gibi küçük araçlara yöneliyor" dedi.






Türkiye'den 16 bin araç geri çağrılıyor! Toyota'dan açıklama;


Toyota'nın sözcüsü Ryo Sakai, şirketin dünya genelinde 1,73 milyon aracı geri çağırdıklarını söyledi. Bunlardan 580 binin ABD ve 490 bininin de Avrupa'da olduğu kaydedildi. Sakai, sürücünün kapısında yer alan hava yastığının gerekli olduğu zamanlarda açılmama durumu olabileceğini söyledi. Sakai, bu problem nedeniyle bir ölüm ya da yaralanmanın meydana gelmediğini de sözlerine ekledi. Sözcü, araçtaki problemli hava yastığının yenisi ile değiştirileceğini söyledi. 

TOYOTA'DAN AÇIKLAMA
Geri çağırma operasyonu kapsamında Toyota, Türkiye'den de16 bin aracı geri çağırıyor.

Toyota Türkiye'den şu açıklama yapıldı:

"Müşteri memnuniyeti önceliğiyle hareket eden Toyota, bazı araçlarındaki ön yolcu hava yastığı kontrolü ve iyileştirmesine yönelik önlem amaçlı global bir servis kampanyası düzenlemektedir. Ön yolcu hava yastığı üretiminde hatalı parça olabileceği şüphesiyle yapılan kampanya, bir kaza sonucu hava yastığının patlaması sırasında oluşabilecek ısı ve yaralanma riskini azaltmaya yönelik gerçekleştirilmektedir.

Türkiye’de bugüne kadar tarafımıza ulaşan herhangi bir şikayet bulunmamaktadır. Ülkemizde, yaklaşık 16 bin adet araca yönelik olarak gerçekleştirilecek olan kampanya kapsamında 2000-2004 yılları arasından üretilen (9-13 yaş aralığında) farklı model araçlar yer almaktadır.

Toyota, tamamen önleyici nitelikte olan bu kampanya için müşterilerini en kısa zamanda yetkili servislerine davet edecektir. Yaklaşık 2 saat sürecek olan işlemler ücretsiz olarak gerçekleştirilecektir "

12 Mart 2013 Salı

Anadolu'nun Güneşi

Bu kez bir değişiklik yaptık ve geleceğin otomobil teknolojisi üzerine yazalım dedik ve ;


 Bir araba düşünelim, tamamına yakını el emeği olsun; bir araba düşünelim karbondioksit salınımı sıfır olan, çevreci bir araç olsun; bir araba düşünelim, güneş olduğu sürece sıfır maliyetle sınırsız hareket etsin; bir araba düşünelim güneş yokken de şehir şebekesinden şarj edilsin (ve bunun maliyeti de çok ufak sayılar olsun) ve tek şarjla 250-300 km yol yapsın;  bir araba düşünelim,  tasarımı dikkat çekici olsun; bir araba düşünelim, 120 km maksimum hıza ulaşabilsin; bir araba düşünelim, bu özelliklere sahip olsun ve sadece 150 kg olsun ve şimdi tüm bunları yapan bir takım düşünün;  gece gündüz çalışan, çeşitli disiplinlerden birkaç genç öğrenci,  evet  evet birkaç öğrenci, onlar tüm bunları, kişiler değişse de,ANADOLU ÜNİVERSİTESİ GÜNEŞ ARABASI TAKIMI  olarak  2006 yılından bu yana bu yapıyorlar!!  



   
  Yukarıda saydığım özellikler onların son aracı olan SunAtolia’ya ait. 2011 model bu araç ilk olarak yurt dışında dünyanın en prestijli yarışı olan  World Solar Challenge’da  Avusturalya’da  yarışmış ve 1675 km yol yapıp 23.olmuş, daha sonra  2012 Temmuz ayında İzmit’te piste çıktı ve performansıyla 50 aracı geride bırakıp 2. oldu. Araç şu an yaklaşık 2000 km de ve 2 yaşında. Bakımları aksatılmadan yarışlara hazırlanmaya ve rakiplerini endişelendirmeye devam ediyor!      


 Takımın ihtiyar delikanlısından bahsetmeden olmaz. Thunderbird bir efsane.  2009 model olan araç, performansını biraz yitirse de hala rakiplerini zorluyor, bu usta ellerde emekliliğe ayrılmayacak gibi gözüküyor. Aracın iki Türkiye ikinciliği var  ve aynı zamanda bir başka Tübitak Formula G  yarışında da önde gittiği sıralarda yaşadığı talihsiz bir kaza ile dereceyi kaptırmış, üretildiği yıl en hafif araç unvanını almış ve son olarak 2012 yılındaki yarışta sıralama turlarını birinci bitirmiş, yarışı 5. tamamlayarak  kendine olan hayranlığı bir kat daha arttırmış.


 Bu işin başlangıcı olan Orca’yı unutmak olmaz. Araç, takımın ilk göz ağrısı, ilk tecrübesi, takıma bu işi iyice öğreten iki araçtan biri. Orca  2007 model ve bir  Türkiye dördüncülüğü olan bu araç üç yıl boyunca pistlerdeymiş, emekliğe ayrılmış ve şimdi ise Eskişehir’deki Sazova Bilim Kültür Merkezinde meraklılarıyla buluşuyor, halkın bu araçlara olan ilgisinin artmasını sağlıyor, yarışlardan emekliğe ayrılmış olsa da hizmeti devam ediyor!



Peki takım başka neler yapıyor? Bu işe olan ilginin artması için yılın çeşitli zamanlarında bölgesel bazlı tanıtımlar, etkinlikler, sergiler yapıyor; yazılı ve görsel basın ilgisini bu araçlara çekmeye çalışıyor, herkesi bu işle uğraşan gençleri desteklemeye çağırıyor; aynı zamanda ulusal ve uluslar arası fuarlara katılıp Türkiye’yi ve Anadolu Üniversitesini başarılı bir şekilde temsil ediyor. Bu günlerde ise takımda hummalı bir çalışma var. Hem 2013 yazında düzenlenecek Tübitak Formula G yarışına hazırlanıyor,  hem de yeni bir araç ile 2013 Ekim ayında Avusturalya’da düzenlenecek World Solar Challenge’a hazırlanıyor.






Bu yazımızda sizlere  Anadolu Üniversitesi Güneş Takımı’nın güneş arabalarından bahsettik. Henüz satın alabileceğiniz bir durumda değil araçlar. Tabi ki okulun desteğiyle üretilip yarışlarda kullanılıyorlar, öyle bir idda ve amaçları da yok zaten. Ama Anadolu Güneş Arabası Takımı’na  ulaşırsanız ve sağlam bir bütçeniz varsa belki sizin için bir şeyler yapabilirler  : )  Şaka bir yana, biz de Anadolu Güneş Takımı’na başarılar diliyoruz, can-ı gönülden destekliyoruz ve elimizden gelen desteği vermeye çalışacağız. Gelişmeler bize ulaştıkça sizlerle paylaşacağız. Sizde Anadolu Güneş Takımını; http://www.facebook.com/AnadoluSolarTeam?fref=ts    ve   https://twitter.com/anadolusolar  adreslerinden takip edebilirsiniz.

           Bize katlanıp buraya kadar okuyup fırsat verenlere teşekkürler...




beğenelim

takip edelim

https://twitter.com/OtomobilDeLiSi ,

23 Şubat 2013 Cumartesi

2012 Yılının En Çok Satan Otomobili ‘’Fiat Linea’’


2012 Yılının En Çok Satan Otomobili ‘’Fiat Linea’’
 
  Öncelikle bunun birkaç sebebi var, ülkemiz ekonomik durumun da büyük etkisiyle ilk durum ‘’fiyat’’ bu açıdan baktığımızda birkaç rakibi ile arasında ulaşılabilirlik farkı  tercih sebebi yapıyor.Aracın iki  kullanıcı profili var birincisi en büyük yüzde sahibi, filo kiralama şirketleri bunlarla organik ilişkisi olan ticari şirketler :)  ikinci büyük kullanıcı kitlesi ise yeni orta sınıf aileler.Özellikleri ve birkaç rakibine göre ucuzluk, düşük motorda düşük yatık düşük vergi ,geniş iç mekan,geniş bagaj aracın başlıca tercih sebebi.


   İç tasarım tamamen yenilendi Bravo ile başlayan süreç iç mekan da  daha modern daha dikkat çekici sportif bir görüntü katıyor ve aracı sürene lüks bir otomobil kullanmış gibi hissettiriyor.
Aracın ‘’LOUNGE 1.6 MULTIJET 105 HP 6 ileri’’ versiyonu ise benim favorim oldu ilerleyen zaman dilimlerinde bu vites teknolojisinden de bahsedeceğiz yazılarımızda,aracın performansı dikkat çekici hızlanması  yüksek hızlara ulaşması tercih sebebi yapacaktır bizim gibi otomobil tutkunlarının.Bir kaç küçük dokunuş aracınızı ön plana çıkaracaktır.Kardeşim aileye gelir mi geç bunları diyenler vardır aramızda  tam bir aile arabası diyebilirmiyim bilemiyorum arka koltukta biraz sıkıntı var Fiat ailesinde de sakın üç kişi rahat şehirler arası yolculuklar düşünmeyin bence,omuz mesafesi sıkıntılı ama bagaj mesafesi ise ideale yakın bagaj gayet geniş aracın motoru büyük olmasına karşın yakıt tüketimi CO2 salınımı oldukça iyi çevreci ekonomik performanslı bir araç yalnız kendinizi kaptırıp çok sert virajlara yüksek süratlerle dalmayın o okunu da pek güven hissettirmiyor sürücüsüne o yüzden aman dikkat :)  



Bir de şu var yeni kasa mı yoksa Linea clasic mi derseniz bence eski arka dış görünüm,yeni ön,yeni motor ,yeni iç tasarımı birleştirip bir araba verebilirler  ise çok iyi olacaktır :) Orta sınıf bir sedan ve illede sıfır düşünüyorsanız tercihlerinizin arasına almakta fayda var.Ayrıca yedek parça ve servis sıkıntısı da çekilmeyeceği bir gerçek.İşte tüm bu sebepler Bursalı Linea’nın tercih nedenleri.



Geçen ay yaptığımız  Fiat gezisinde,Bursa’daki fabrikasını ve çalışma disiplinin gördüğümde bu işin profesyonelce yapıldığını garanti edebilirim sizlere,tabi ki eksikleri sıkıntıları çıkacaktır dünya üzerinde bütün şirketlerde yaşandığı gibi.Kendi bilgimiz çerçevesin de bahsetmeye çalıştık.Ama  her zaman bahsettiğimiz gibi ihtiyaçlar ve bütçeniz sizin için birinci tercih olmalı, doğru araç olup olmadığını  olup olmadığını ve beklentilerinizi karşılayıp karşılamadığını kendinizin  bizzat gidip kullanması en iyi şekilde gösterecektir. Ayrıca bu aralar Fiat almak için tam zamanı ‘’eğer size uygun bir araç’’ ise kampanyaları kaçırmayın derim. 

 Ve şimdilik söyleyeceklerimiz bu kadar  ilerleyen zamanlarda kullanıcılarından yorumlarını içeren yazıları da  yayınlayacağız.Kendi görüşlerimizle ufak bir değerlendirme ile farklı bir bakış açısı sunmaya çalıştık bize katlanıp buraya kadar okuyup fırsat verenlere teşekkürler...

22 Şubat 2013 Cuma

YAKIT TASARRUFU


Yok yok yakıt tasarrufu için 

arabayı ittirmeye 

gerek yok :) 


Ufak tedbirler ile bu gerçekten 

mümkün!




Önerilerimizi aşağıda sıraladık;






Aracınız için önerilen en düşük oktan sayılı yakıtı kullanın 

Depoyu tam doldurmayın 

Varsa kapalı garaja, olmadı kuytuya veya gölgeye park edin

Gereksiz yüklerden kurtulun

Lastiklerinizi önerilen en yüksek değere kadar şişirin

Gazı ve freni köklemeyi unutun

Yolun ortalama hızına uyun

Ayağınızı debriyaj ve fren üzerine park etmeyin

Aracınızın bakımını aksatmayın

Bu maddeleri ayrı ayrı ilerleyen zamanlarda detayları ile açıklayacağız ,takipte kalın karlı çıkın :) 


Kendi görüşlerimizle ufak bir değerlendirme ile farklı bir bakış açısı sunmaya çalıştık bize katlanıp buraya kadar okuyup fırsat verenlere teşekkürler...


begenelim
takip edelim
ttps://twitter.com/OtomobilDeLiSi ,



15 Şubat 2013 Cuma

KONUĞUMUZ YENİ RENAULT SYMBOL

VE BAŞLIYORUZ...
ttps://twitter.com/OtomobilDeLiSi
İLK YAZIMIZ

Bugünkü konuğumuz yolların yeni yakışıklısı olamaya aday,Renault'un bir kaç yıldır süren klasman atlama öne çıkma çabasının son örneği YENİ RENAULT SYMBOL  henüz test sürüşü fırsatı bulmadık ama söyleyecek bir kaç sözümüz var elbet..



   Evet evet ilk defa aracı görenlerin sesini duyar gibiyim,''ama bu araba Dacia Logan'a çok benziyor''ben de vermiştim aynı tepkiyi şöyle bir baştan aşağı süzünce;öyle ama yakışıklı olmuş dedim :)

   Başlarken de belirtiğim gibi Renault 2006-2007 yılından bu yana kabuk değiştiriyor daha modern daha dikkat çekici olmaya ve biraz üst gelir grubundaki kullanıcılara yöneliyorlar.Bunun yanında alt gelir grubundaki kullanıcıyı da Dacia ile kucaklıyor.Her iki gelir grubunu da elden çıkarmak istemiyorlar.Bu politika ülkemize o kadar etkili oldu ki tutulan modelleri 'makyajlayıp' veya ufak farklarla iki farklı marka adı altında gezdiriyor, bu araç bu duruma iyi bir örnek.Otomobil takipçileri fuarlarda sergilenen yeni nesil Loganı hatırlayacaklardır.



   Renault bu ön tasarımını çok sevdi, aldığım duyumlara göre otomobil severlerin büyük bir kısmı da bu tasarımı beğendi.Ön logo dikkat çekici bir şekilde büyüdü  bu marka vurgusunu yapmak için yeni strateji  tüketicinin uzaktan görünce 'renault' diyebilmesi için yapıldı.
 Ayrıca maliyete de önemli katkısı var marka bunu iç mekanda yapıyor özellikle Dacia ailesinde çok hissediliyordu artık kendi bünyesinde de bunu uygulamaya geçti.

Ön mekan gayet hoş gözüküyor modernleşme hissedilir bir artış yok mu sizce de. Çift renkli konsol hoş bir görüntü sağlamış açık renk ferahlığı artırmış,dokunmatik ekranla sunulan radyo navigasyon gibi çeşitli özellikler atık tüm markaların sunduğu özelliklerden.Parçalardaki Renault'un 'kendine has kalitesi' tabi ki mağlumunuz :) ama biraz daha gelişme var rakiplerine yetişmek için sağlam adımlar atıyor.
Benim gibi ferah sürüş severlere uygun bir araç olmuş eski Clio daki alçak tavan hatasından vazgeçilmiş ve 5 kişiye konfor sağlamak amaçlanmış başta bahsettiğimiz kullanıcı grubu için önemli bir tercih nedeni olacaktır diye düşünüyorum.





üm versiyonlarda standart olarak  ABS, AFU, ESP, ASR, sürücü ve yolcu hava yastıkları, ISOFIX çocuk koltuğu sabitleyici, emniyet kemeri ikazı gibi donanımlar ile hem aktif hem de pasif güvenlik unsurlarıyla tüm yolcuların güvende hissetmesi sağlanmış.


Araçla sürüş yapamadığımız için araçla sunulan yeni motor seçeneklerinin yeni kasa ile uyumunu değerlendirmemiz zor olacak.Tasarruf severler için 0.9 Turbo ve 1.2-16V motorlar sunulmuş.Ne varsa dizelde var diyenlere ve biraz da güç isteyenlere ise Renault'tun tanıdık motoru 1.5 dCi de unutulmamış.

'Yeni benzinli motoru, 0,9 Turbo 90bg, 135Nm torku ve 5,2 lt/100km' 


Fiyatlar ise şöyle:

Symbol 1.2 16V (Joy)...........27.990 TL
Symbol 0.9 Turbo (Touch)....33.490 TL
Symbol 1.5 dCi (Joy)............36.490 TL
Symbol 1.5 dCi (Touch)........37.490 TL

Ve şimdilik söyleyeceklerimiz bu kadar  ilerleyen zamanlarda kullanıcılarından yorumlarını içeren yazıları da  yayınlayacağız.Kendi görüşlerimizle ufak bir değerlendirme ile farklı bir bakış açısı sunmaya çalıştık bize katlanıp buraya kadar okuyup fırsat verenlere teşekkürler...


14 Şubat 2013 Perşembe

Otomobil DeLiSi tanıtım





Otomobil DeLiSi




İkinci el sıfır her türlü otomobil hakkında

yorum görüş öneriler

fotoğraflar

videolar

testler

sürüş teknikleri

 trafik bilgileri  

Kısacası otomobilleri hayatından çıkaramayanlar için...


 
Niyetimiz ahkâm kesmek,biz çok biliyoruz en iyisi bizim söylediğimiz  demek değil şahsi fikirleri deneyip gördüklerimizi kullanıcılardan aldığımız bilgileri paylaşmak,
 
 
 
Öyle arabayı duruşundan anlarım kapısından anlarım gibi sığ bir bakış  değil bizimkisi :)
Tabi ki en son karar sizin,yorumları kendi bildiklerinizi ve bütçenizi birleştirerek  en makul kararı almak.
Takipte kalın yardımımız dokunsun...